Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci
Biyografi
Kitaplar
Makaleler
Aktüel
Akademik
English
Arabic
Diğer Diller
Programlar
Televizyon
Radyo
Youtube
Yazışmalar
Tüm Sualler
Sual Başlıkları
Sual Gönder
TR
EN
AR
Biyografi
Kitaplar
Makaleler
- Aktüel
- Akademik
- English
- Arabic
- Diğer Diller
Programlar
- Televizyon
- Radyo
- Youtube
Yazışmalar
- Tüm Sualler
- Sual Başlıkları
- Sual Gönder
Suallerde, makalelerde, programlarda arama yapın.
Makaleler
Yazışmalar
Programlar
Sual Başlıkları
“
Hizmet
”
için arama neticeleri gösteriliyor
Sual: Gayrımüslimlere ücretle hizmet etmek câiz midir?
Cevab: İcâre akdinde tarafların aynı dinden olması gerekmez. Müslümanın dârülislâmda gayrımüslime hizmetçilik etmesi câiz değildir. Çünki bu cemiyette hakir görülen bir iştir. Âyet-i kerime, gayrımüslimleri âmir edinmeyi yasaklamaktadır. Bununla beraber sütanne veya hamam tellâkı gibi başka işlerde gayrımüslime ücretle çalışmak câizdir. Ücret ile zimmînin şarabını taşımak, üzümünü toplayıp sıkmak, kilise tamir etmek İmam Ebû Hanîfe’ye göre câiz; İmâmeyne göre mekruhtur. Müslüman müşteriye, gayrımüslimlere veya fâsıklara mahsus elbise ve ayakkabı dikmek mekruhtur. Gayrımüslim kadının Müslüman çocuğa ve Müslüman kadının gayrımüslim çocuğa sütanne olarak tutulması câizdir.
21 Haziran 2010 Pazartesi
Sual: Bankada çalışıp maaş almak câiz midir?
Cevab: Bankaların bütün muameleleri hukuka aykırı olmadığından, kazançları da meşru malla karışık bulunduğundan, burada çalışıp maaş almak câizdir. Nitekim kazancı karışık olan, yani serveti meşru ve gayrımeşru mal ile karışmış bulunan kimsenin verdiği şeyin kendisinin gayrımeşru olduğu bilinmedikçe almak ve kullanmak câizdir. İbn Âbidîn, haksız alınan verginin toplanmasında ücretle çalışmak câizdir, diyor. Bu da zaman zaman dine aykırı işler yapmakla emrolunan hâkim, polis, vergi tahsildarı gibi devlet memurları için bir cevaz yoludur.
21 Haziran 2010 Pazartesi
Sual: Bir adam deri işlese, karısı ve kızları da yardım etse, derilerin kazancı kime aittir?
Cevab: Karısı ve çocukları babalarına hizmet etmiş sayılırlar. Ücrete hak kazanmazlar. Yaptıkları babanındır. (İbn Âbidîn).
21 Haziran 2010 Pazartesi
Sual: On ton zeytinim var. Fabrikaya zeytinyağı yapılmak üzere veriyorum. Şu kadarı da ücret desem fasid oluyor. Ne yapmak lazım?
Cevab: Baştan muayyen bir mikdar zeytini ayırıp ücret olarak verebilir. Veya sana iş bittikten sonra şu kadar zeytinyağı vereceğim diye anlaşmalıdır. (İbn Âbidîn, Fasid icare ve tahhan bahsi.)
21 Haziran 2010 Pazartesi
Sual: İşveren hiçbir sebep göstermeden, işçinin iş akdini fesh edebilir mi?
Cevab: Zamanı dolmadan veya iş bitmeden tek taraflı olarak feshedemez. Feshederse, kalan zamanın ücretini ödemekle mükelleftir.
21 Haziran 2010 Pazartesi
Sual: Bankanın avukatlığını yapan, bankanın meşru olmayan işlerinin takibini yapabilir mi?
Cevab: Bankaların bütün muameleleri gayrımeşru değildir. Kaldı ki böyle olanların bazısına da İmam Ebu Hanife ve İmam Muhammed dârülharbde cevaz vermektedir. Bu kavle göre yapabilir. İbni Abidin, meşru olmayan verginin topanmasında çalışmaya cevaz vermektedir.
21 Haziran 2010 Pazartesi
Sual: İçki için fıçı üretimi; içki partileri için mekân hazırlama işinde çalışmak caiz midir? Bu kişinin kazancı helâl midir?
Cevab: İkisi de câizdir. Nitekim İmam Ebu Hanife’ye göre ücret ile zimmînin şarabını taşımak, üzümünü toplayıp sıkmak, kilise tamir etmek caizdir. Çünki işin bizzat kendisinde günah yoktur. Ancak tayyip, bereketli kazanç değildir.
15 Kasım 2011 Salı
Sual: Fotoğraf stüdyosu açmak caiz midir? Kazandığım para haram mı olur?
Cevab: Câizdir. Ayna satmaya benzer. Çünki fotoğraf çekmek ile canlı resmi yapmak aynı şey değildir. Mısır başmüftüsü Bahîtü’l-Mutiî bu hususta bir risale kaleme almıştır.
15 Kasım 2011 Salı
Sual: İçki reklamı olan formalarla spor yapmak caiz midir? Spor yaparken nelere dikkat etmek gerekir?
Cevab: Mekruhtur. Başkalarının görmesi dinen câiz olmayan yerlerinin açılmamasına, farzların terk edilmemesine, oyun üzerinde kumar oynanmamasına (başkası ile bahse girişmek veya başkaları bu oyun üzerine spor-toto gibi bahis oynamak gibi) dikkat etmelidir.
15 Kasım 2011 Salı
Sual: Çocukları okula göndermeyip çalıştırmak haram mıdır?
Cevab: Babanın çocuğuna hayatta lâzım olacak bilgileri öğretmesi vecibedir. Bugün bunlar kısmen mekteplerde veriliyor. Ancak her çocuk okuyacak diye bir kaide yoktur. Zeki ve kabiliyetli çocuklar okur. Okuyamayacak olanlar, istidatlarına göre mesleğe yönlendirilir. Okumayacak çocuğu okutmak, hem çocuğa kötülük olur; hem de istidatlı olanların önünü kesmek demektir. Bu bakımdan okumayacak çocuğu okutmamak, hayırlı olur. Bir meslek öğrenmiş olur. Mektebe gitseler, belki asalak olacaklardır. Bu bakımdan, ebeveynin, çocuğu için hayırlı görerek onu okutmaması, mesleğe yönlendirmesi caiz, hatta iyidir. Hiç okutmayıp meslek de öğretmemek, ebeveyn vazifesini yerine getirmemek olur ki günahtır. Anne-babanın ihtiyacı varsa, çocuğu bünyesine uygun işte çalıştırmaları ve getirdiğinden nafaka yapmaları caizdir. Ancak yine de çocuğa din ve dünya bilgilerinden yetecek kadar öğretmeleri farzdır.
15 Kasım 2011 Salı
Sual: Veznedar, gün sonunda fazla çıkan paraları alabilir mi? Bunlarla diğer günlerdeki açıkları kapatabilir mi?
Cevab: Fazla çıkan paralar verenin rızasıyla verilmişse veznedarındır. Değilse lukatadır. Sahiplerine geri vermelidir. Sahibi çıkmazsa fakirse alabilir.
15 Kasım 2011 Salı
Sual: At yarışları caiz midir? Hipodromda at antrenörlüğü, at işletmeciliği, veterinerlik gibi meslekler caiz midir?
Cevab: At yarışı oynamak kumardır, caiz değildir. Bahsettiğiniz işlerin kendisi haram değildir.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Çaycının, dem iyi çıksın diye, çaya karbonat atması caiz midir?
Cevab: Müşteriyi aldatmak haramdır.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: İçkili otellerde kalmak ve yemek yemek caiz midir?
Cevab: Yapılan işin kendisi haram değildir. Malı haram ile karışık olan kişiyle muamele yapmak câizdir.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Huzurevinde çalışan kişi, o insanları yıkamak durumunda kalıyor. Bunun gibi şeyleri yapmak dinen câiz midir?
Cevab: Doktor gibidir. Câizdir. Zaruretler memnuları (yasakları) mübah kılar.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Güvenlik görevlilerinin cuma namazına gidememesi hakkında bilgi verir misiniz?
Cevab: Özür sebebiyle gitmemek dârülharbde câizdir. Dârülislâmda zâten izin verirler. Çok kritik hallerde burada da gitmemek câizdir. Cuma namazına gidemeyen öğle namazını kılar.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Bazı memur ve işçiler sıhhatli günlerinde bile hasta raporu alıp şahsî işleriyle meşgul oluyorlar. Bunların çalışmadıkları günün ücretini hak ettiklerini söylemek mümkün müdür?
Cevab: Hususi firmada veya hakiki şahsa çalışıyor ise, aldığı para haram olur. Memur ise, hakikî şahıs olmayan devlete karşı bir günahtan söz edilemeyecek olsa bile, bundan birisi zarara uğramışsa memur günaha girer.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Yıllık iznim dosyama eksik işlendiği için, iki gün izin hakkım varmış gibi gözüküyor. Bunu kullanmak kul hakkına girer mi?
Cevab: Aldatmak câiz değildir. Âmirinize gidip gerçeği anlatmanız, size daha fazla avantaj temin eder.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Ticari maksatlı toplantı, düğün ve seminer salonu işletmek caiz midir? Günümüz düğünlerinin birçoğunda, kadınlı erkekli aynı salonda ve müzik eşliğinde düğün yapılmaktadır. İçkisiz olmak şartıyla, böyle bir iş yeri işletebilir miyim?
Cevab: Seminer salonu işletmenin mahzuru yoktur. Düğün ve sair eğlencelerde helâl ve haram karışık ise, kendisi işletirse, günaha vesile olmak mekruhtur. Kendisi işletmez de mülkünü kiraya verirse bunun kendisi haram olmadığından içkili düğün yapsalar bile mülk sahibine câizdir.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Teknokask, laptop gibi teknolojik mamulleri yangın, kırılma ve benzeri haller için sigortalatmak câiz midir?
Cevab: Dârülislâmda câiz değildir. Dârülharbde İmam Ebu Hanife ve Muhammed’e göre kazâ sigortası yapmak ve yaptırmak câizdir.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual:
İnternet üzerinden faaliyet gösteren bir marketing şirketi kurup, satış ağı şeklinde kazanılan prim caiz mi?
Cevab: İnternet üzerinden kredi kartıyla veya ödemeli olarak alış-veriş yapmak câizdir. Satış ağı şeklinde kazanılan paraya ise, komisyon veya vücûh (itibar) ortaklığı hissesi olarak değerlendirilerek cevaz verilebilir.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual:
Kurayla ve taksitle otomobil veya ev satan organizasyonlara dâhil olmak câiz midir? Sistemden çıkınca verdiğimiz taksitler geri verilmekle beraber, organizasyon ücreti geri ödenmiyor. Kurada ilk/son çıkan kişi daireye farklı ücret ödüyor.
Cevab: Organizasyon ücreti muamele masrafı olarak görülebilir. Organizasyona girdikten sonra ortada olmayan ev veya arabayı satmak câiz değildir. Kurada ismi çıkınca, hazırdaki ev veya arabayı öncekilerden ve sonrakilerden farklı fiyat ve taksitlerde satın almak üzere akit yapılırsa câiz olur.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: İnternet kafe işletmek haram mıdır?
Cevab: Yapılan işin kendisi haram olmadığından câizdir.
16 Kasım 2011 Çarşamba
Sual: Yurt dışındaki müşteriler Türkiye piyasasını ve nakliye firmalarını bizim kadar iyi bilemediği için bizden yardım istemektedir. Bu gibi hallerde nakliyecilerden onlara müşteri bulduğum için şahsıma makul bir komisyon talep etmemin bir mahzuru olur mu? Bu vaziyeti çalıştığım firmaya ve müşteriye söylememe gerek var mıdır?
Cevab: Dellâllık (aracılık, komisyonculuk) meşru bir iştir. İcare akdine girer. Bunun karşılığında ücret almak caizdir. Başkasına söylemeye ve izin almaya da lüzum yoktur.
17 Şubat 2012 Cuma
Sual: Dünyayı süslediği, dünyaya rağbeti arttırdığı için kuyumculuk ve müteahhitlik tenzihen mekruhtur diye işittim. Aslı var mıdır?
Cevab: Helâlinden olduğu müddetçe bütün işler makbuldür. Dünyayı imar mânâsına geldiği için bina yapmak, kuyumculuk, kalbi kararttığı için kasaplık, avcılık ehlullah tarafından makbul işlerden görülmemiştir. Ama haram veya mekruh da değildir. Kazancı da helâldir. Ayrıca bu gibi değerlendirmeler mutlak değildir; zaman ve mekâna göre değişebilir.
13 Nisan 2012 Cuma
Sual: Ahlâk kitaplarında vazifeden istifa etmek caiz değildir yazılıdır. Burada kastedilen vazife, polislik, öğretmenlik gibi meslekler midir, yoksa her türlü meslekten istifamı kastediliyor? Hangi hallerde istifa etmek caizdir?
Cevab: Riyâdü’n-Nâsıhîn’de diyor ki: “Kesbin (kazancın) beşinci yolu, hizmettir. Yusuf aleyhisselâm, Enbiyâ-i ulil-emri vel-ebsârdan olduğu halde, kulların sıkıntıda olduğunu görüp, hükûmet reisi kâfir olduğu halde, ona giderek vazife istedi. Böylece, insanlara hizmet etti. O halde, kullara hizmet edeceğini bilen ve bunu kendinden başka yapacak kimsenin bulunmadığını gören, bu vazifeye bir zâlimin geçmesini önlemek ve müslümanlara hizmet etmek için, kâfir olan âmirden bile vazife istemelidir. Münhal imamlığı, müftülüğü, vâizliği, öğretmenliği, polisliği istidâ, yani taleb etmelidir. Bir iyilik yapamasa da, hiç olmazsa, müslümanların zararına çalışmayı önlemek de ibâdet olur. Vazifeden istifâ etmek de, bunun için câiz değildir.” Bu bakımdan, ayrıldığı takdirde insanların zarara uğrayacağı veya daha kötü birisinin gelip insanlara kötülük yapacağı yukarıda sayılan hallerde vazifeden ayrılmak uygun değildir. Her iş böyle değildir.
27 Nisan 2012 Cuma
Sual: Yanımda çalışan bir işçi vardır. Fakat beni çok üzüyor. Verilen işi yapmıyor. Aksi cevaplar veriyor. İşe zamanında gelmiyor. Burnunun sürtülmesi için işten çıkarmak istiyorum. Kul hakkı olur mu?
Cevab: Maiyetindeki memuru kötü halleri sebebiyle işten çıkarmak kul hakkı olmaz. Mukavele müddeti bitmişse, sebepsiz çıkarmak bile kul hakkı olmaz.
27 Nisan 2012 Cuma
Sual: Kargo şirketimde bazen paket kayboluyor. İçinde ne olduğunu bilmiyoruz. Mal sahibine karşı mesuliyetimiz nedir?
Cevab: Kargocu ecîr-i müşterektir. Ecîr-i müşterek, yani terzi, kargocu gibi herkese çalışan işçi, İmam Ebu Hanife’ye göre emindir; kendi sun’u (fiili, eseri) olmaksızın (yangın, gasp, hırsızlık gibi) meydana gelen zararı ödemek zorunda değildir. Çünki ücret amelin karşılığıdır. Mecelle’de de böyledir. Meselâ bir hamalın sırtındaki yük, başkalarının izdihamından dolayı düşüp parçalansa, hamal ödemez. Ama İmameyn’e göre öder. Zira ücretle çalışmaktadır. Ücret hem ameli, hem de korumasının karşılığıdır. Ecîr-i müşterek, kasıt ve kusuru olsun olmasın, mutadı aşsın aşmasın, kendi sun’uyla (fiiliyle) meydana gelen zararları tazmin eder. Meselâ hamal ayağı kayarak veya kendisi kalabalığa sokulup düşse, taşıdığı malı öder. Taşıdığı malı geciktirir de, mal bozulursa yine öder. Müteahhir ulemâya göre, ecîr-i müşterekin elindeki mal, sakınılması mümkün olmayan bir sebepten telef olsa, aralarında o malın kıymetinin yarısı üzerine cebren sulh olurlar. Yani ecîr-i müşterek malın yarısını öder. Kargocunun çalıştırdığı şoför, büro memuru gibi kişilerin verdiği zarardan da, kargocu müşteriye karşı mesuldür. Gerekirse bunlara rücu eder. Kargonun ne olduğu malum değilse, bunu kargo sahibinin ispat etmesi gerekir. Aksi takdirde kargocu örfe göre bir tazmin ile mükelleftir. (Ali Haydar-Mecelle Şerhi)
9 Haziran 2012 Cumartesi
Sual: Hastaya okuyana veya muska yazana para verilir mi?
Cevab: Efsunlamak, yani hastaya iyileşmesi için Kur’an okumak veya Kur’an âyetlerinden muska yazmak ibâdet değil tedavidir. Bu sebeple ücret istenebilir ve verilebilir. Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: "Biz, bir seriyyede (Resûlullah aleyhisselâmın gönderdiği askerî bir seferde) idik. Bir yerde konakladık. Yanımıza bir cariye gelip: "Kabile reisimizi bir zehirli haşere soktu. Onunla meşgul olacak erkekler de şu anda yoklar. Sizde rukye yapan (hastaya okuyan) biri var mı?" dedi. Bunun üzerine bizden bu hususta mahâretini bilmediğimiz biri kalkıp onunla gitti ve adama okuyuverdi. Adam iyileşti. Kendisine otuz koyun verdiler. Bize sütünden içirdi. Ona: "Yahu sen rukye bilir miydin?" dedik. "Hayır, ben sadece Fâtiha okuyarak rukye yaptım" dedi. Biz kendisine "Resûlullah aleyhisselâma sormadan (bu verdiklerine) dokunma!" dedik. Medine'ye gelince, vaziyeti arzettik. Resûlullah aleyhisselâm "Fâtiha'nın rukye olduğunu (tedavi maksadıyla okunacağını) sana kim söyledi?” dedikten sonra, “Verdikleri koyunları paylaşın, bana da bir hisse ayırın!" buyurdular." (Buhari; Müslim; Ebu Davud; Tirmizi)
26 Haziran 2012 Salı
Sual: Kadının namahremler arasında açık olarak çalışıp kazandığı haram mı olur?
Cevab: Kadının nâmahremler arasında açık çalışması câiz görülmemiş ise de, yaptığı işin kendisi haram değilse, kazandığı para da haram olmaz. Tefeci fâizin, fahişe ise fuhşun karşılığında para almaktadır. Fâiz ve fuhş haramdır. Karşılığında para almak da haramdır. Zira ücrete müstehak bir amel değildir. ikisini karıştırmamalıdır.
28 Temmuz 2012 Cumartesi
Sual: Bir kimsenin, bir işi alabilmek için işverene bedava iş yapması caiz midir?
Cevab: Taraflardan birisine menfaat temin eden şart fâsiddir, akdi de ifsâd eder. Ama önceden numune olarak bir işi yapılmışsa, örfe göre câiz olur.
12 Ağustos 2012 Pazar
Sual: İslâmiyet köleliği niçin kaldırmamıştır?
Cevab: İslâmiyette kölelik mevzubahis edildiğinde, müslümanlar bir nevi suçlu imiş gibi müdafaa psikolojisine geçmekte; asıl gayenin köleliği kaldırmak olduğunu söylemektedir. Buna delil olarak da neredeyse her işlenen suçtan sonra köle azadının arandığını vermektedir. İslâmiyet köleliği kaldırmak istememiştir. İsteseydi hemen veya içki gibi tedricen kaldırırdı. Kölelik harb hukukunun neticesidir Harb bâki kaldığı müddetçe, kölelik bâkidir. Herşey köleliğe tek taraflı bakıştan kaynaklanıyor. Köleliğin iyi tarafları, kötü taraflarından fazladır. Bu bir insanlık gerçeğidir. Şâri (hukuk koyucu) insanların yaradılışını iyi bildiği için, cemiyette en mühim ilerden biri olan çöpçülüğü yasaklamadığı gibi, köleliği de kaldırmamıştır. Medeniyetin beşiği olarak alkışlanan Antik yunan filozofları, meselâ Aristo, köleliği lüzumlu bir müessese olarak lanse eder; bazı insanların, kendi imkânları ile asgari refah seviyesine ancak bu yolla erişebileceğini söyleyerek köleliği faydalı bile bulur. Kur’an-ı kerimde insanların arasında eşitlik olmadığı; bazısının bazısına hizmet etmek üzere yaratıldığı söylenir. İslâmiyet eşitliği değil, adaleti emreder. Adalet herkesin hakkını vermek demektir. Evet, Allah huzurunda herkes eşittir ama bu mükellefiyetler bakımından insanların farkı yoktur demektir. Bunda bile farklılıklar gözetilmiştir. köle ile hür, erkek ile kadın, çocuk ile büyük, fakir ile zengin aynı mükellefiyetlere tâbi tutulmamıştır. Kötü olan kölelik değil, kölelerin haklarının olmaması veya bunların yerine getirilmemesidir. İslâmiyet kölelerin haklarını etraflı tanzim etmiş ve bunların ihlâli hâlinde ağır mükellefiyetler getirmiştir. Böylece insanlığın en eski müesseselerinden birisi olan kölelik, statü olarak iyileştirilmiştir.
6 Eylül 2012 Perşembe
Sual: Bir işçi tutulduğu zaman akdin sıhhati için neler konuşulmalıdır?
Cevab: İşin ne olduğu, işin müddeti ve ücret konuşulmalıdır. İş, duvar örmek gibi zamanlı değil ise, işin mahiyetini konuşmak kâfidir. Uşak gibi işlerde müddet de konuşulur. Yapacağı iş (tarla ırgatı, ev uşağı gibi) örfen belli ise tarife gerek yoktur. Belli değil ise işin ne olduğu da konuşulmalıdır.
22 Şubat 2013 Cuma
Sual: Bir iş için işyerinden birkaç saatliğine ayrılsam, yerime arkadaş baksa, aldığım maaşın bu kısmı bana helâl olur mu?
Cevab: Arkadaşınız size ihsan ettiği için, maaş sizin hakkınızdır. Ücret isteseydi, o zaman ona ücret ödemeniz gerekirdi.
22 Şubat 2013 Cuma
Sual: Bir çocuğa velisinden izinsiz iş yaptırılabilir mi?
Cevab: Başkasının bulûğa ermemiş çocuğuna ekmek bile aldırsa, ücretini ödeyecektir. Ya para, ya şeker gibi ufak tefek bir şey de ücret olarak verilebilir. Velisinin izin vereceği biliniyor veya çok zannediliyorsa, çocuğa iş yaptırmak câiz olur. Ancak velisi izin verse bile çocuk ücreti hak eder. Babasını çağırmak gibi örfen ücretli iş sayılmayacak şeylerde ücret ödemek gerekmez. Hazret-i Peygamber’in, sahabi çocuklarına bu kabilden iş gördürdüğü sabittir.
19 Mayıs 2013 Pazar
Sual: Bir baba ekmek almak için oğlunu gönderse, oğlu da ekmek alıp gelse ve para istese, câiz olur mu?
Cevab: Çocuk, annesine, babasına, dede ve ninesine iş yapmışsa, ücret isteyemez. Teberru sayılır. Zira çocuk usulünün meşru taleplerini yerine getirmek mecburiyetindedir. Zevce de evde yemek pişirmiş, çamaşır yıkamış, ütü yapmış veya çocuğunu büyütmüş ise bundan dolayı ücret isteyemez. Zira hukukî olmasa bile, dinî vecibesidir. Dinî vecibe karşılığında ücret istenemez. Cenaze yıkayan, taşıyan ve namazı kılanlar da cenaze sahibinden; nikâh şâhidleri evlenenlerden ücret isteyemez.
19 Mayıs 2013 Pazar
Sual: Bir web sayfasına üye oldum. Üyelik bedeli olarak belli bir rakam aldılar. Üye olurken; devletin bir hibe programı olduğunu buna başvurulursa bu rakamın %70’inin geri ödeneceği söylendi. Bu şart ile üye olundu. Daha sonrasında devlet bu talebi reddetti. Firmadan bu rakamın %70’inin karşılanmasını istedim. Firma; geri ödeme yapamayacaklarını fakat üyeliği uzatabileceklerini veya bir dergide reklam yayınlatarak karşılayabileceklerini söyledi. Bu red neticesinde; ödedikleri rakamın % 70’ini bu web sayfasından isteme hakkım olur mu? Burada bu şartta bir muhayyerlik var mıdır? Eğer olmaz ise; firmanın sunduğu diğer imkanlardan (üyelik uzatma, dergi reklamı) istifade edilebilir mi?
Cevab: Bu şart üye çekmek için bir kandırma değilse, web sitesini bağlamaz. Bu farkı ödemesi gerekmez. Zira kendi elinde olmayan bir şey için taahhütte bulunamaz. Ama “onlar ödemezse biz öderiz” veya “bunun ödenmemesi halinde iadeyi garanti ediyoruz” demişlerse, kefil olmuş olurlar. Bu takdirde farkı öderler veya bedeli iade ederler. Bunu ödemeyip başka imkânlar sunuyorlarsa, bunlar gönüllü tediyelerdir, istifade edilebilir.
19 Mayıs 2013 Pazar
Sual: Bir kimseye annesi “Sevabı bana bağışlanmak üzere ölümümden sonra her sene bir hatim okut!” diye vasiyet etse, ne lâzım gelir?
Cevab: Kur’an-ı kerim okumak için adam kiralamak caiz olmadığı, ancak okuyana okuduktan sonra teberru olarak hediye verildiği için, böyle bir vasiyete uymak lâzım değildir. Ancak hediye edilen hayır ve hasenattan ölü fayda görür. En güzeli vârisinin kendisinin okuması veya mümkünse ölüyü tanıyıp seven bir emin kimseye hatim okuması için ricada bulunması; bunun sonunda da o kimseye üçte iki altın liradan az olmayacak şekilde bir hediye vermesidir.
24 Haziran 2013 Pazartesi
Sual: Bir satış elemanının, çalıştığı firmadan ayrılıp, aynı sektörde çalışan rakip bir firmaya gitmesi ve yanında müşteri portföyünü de götürmesi caiz midir?
Cevab: Hizmet akdinin müddeti bitince ayrılmasında ve başka bir firmaya girmesinde mahzur yoktur. Ama haksız rekabet, hıyanet ve müşteri portföyünü götürmek mahzurludur.
25 Temmuz 2013 Perşembe
Sual: Çalıştığım şirket adına hammadde aldığım firma, fiyat kırdıktan sonra, malın 1,4 dolar olan fiyatını 1,6 olarak bildirmemi, aradaki farkı benim almamı teklif etti. Bu caiz olur mu?
Cevab: Kandırmak olur, caiz değildir. Vekil, asil gibidir; yaptığı muameleden mesuldür. Yani siz 1,4 dolara alınca, çalıştığınız şirket bu fiyata almış demektir. 0,2 dolar, sizin hakkınız olmaz. Bu para çalıştığınız firmadan çıkmaktadır. Firmanın haberi olsa verir mi?
25 Temmuz 2013 Perşembe
Sual: Maaşı düşük olup, işveren tarafından arttırılmayan işçinin kanunî protesto hakkını kullanması câiz midir?
Cevab: İcâre (hizmet) akdi, iki tarafın anlaşmasıyla kurulur. İşçi bu maaşa râzı olarak akid yapmaktadır. Başkaca bir hakkı yoktur. Bu maaşı beğenmiyorsa, daha yüksek maaşlı bir iş arar. Protesto, grev, işi bırakma gibi hareketler caiz değildir.
9 Mart 2014 Pazar
Sual: Avukatlık yapan bir kimse, mevcut kanunlar ile şer’î hukuk prensipleri arasında kaldığı zaman nasıl hareket eder?
Cevab: Avukatın pozitif hukuka göre hareket etmesi tabiîdir. Ancak müvekkilinin şer'î hukuka göre hakkı olmadığını iyi bildiği bir talebine aracılık edemez. Meselâ ödendiğini iyi bildiği, ama senedin imha edilmediği bir borcu takip için avukatlık yapamaz. Haksız müvekkilin de, muhakeme bakımından mevcut hakları müdafaa edilir. Müslümanların yardımcısı olmak niyetiyle avukatlık caiz ve sevabdır. Vekâlet ücreti, anlaşmaya tabidir. Kanunî faiz, kanunen tahakkuk ettiği ve paranın değer kaybını bile karşılamadığı için almak caizdir.
11 Mart 2014 Salı
Sual: Amerika'da taksi şoförüyüm. Burada ücreti şu şekilde alınmaktadır: Yol boyunca açık olan taksimetre ücreti + gidiş ve dönüşte geçilen ücretli köprü ve otoyolların ücretleri toplamı. Yolcudan dönüşte arabada olmamasına rağmen dönüş yolu üzerindeki ücretli yolların parasının tahsil edilmesi caiz midir?
Cevab: Kandırma olmaksızın, önceden belli, tayin edilen veya örfen bilinen ücreti almak caizdir.
27 Mayıs 2014 Salı
Sual: Bir mühendisin takibini yapmadığı bir projeye imza atıp, ücret almasında beis var mıdır?
Cevab: Kandırmak caiz değildir. Mesuliyeti de ona düşer.
21 Haziran 2014 Cumartesi
Sual: Bir kimse, dünyevî bir ilimde muallim olup, ders anlatırken de sevap alır mı?
Cevab: İyi niyetle mübahlar taata dönüşür.
21 Haziran 2014 Cumartesi
Sual: Almanya'da bir cemaate fahrî imamlık yaparak ücret alan kimse, ayrıca devletten işsizlik maaşı alabilir mi?
Cevab: Birincisi hediye ahkâmına tâbidir. İkincisi kanunî bir alacaktır. Her ikisi de rıza ile olduğu için caizdir.
20 Ağustos 2014 Çarşamba
Sual: Almanya’da bir cemaate fahrî imamlık yaparak ücret alan kimse, ayrıca devletten işsizlik maaşı alabilir mi?
Cevab: Birincisi, hediye ahkâmına tâbidir. İkincisi, kanunî bir alacaktır. Her ikisi de rıza ile olduğu için caizdir.
20 Ekim 2014 Pazartesi
Sual: Günümüz şartlarında devletten kıdem tazminatı almak câiz olur mu?
Cevab: Devlet, kendi çıkardığı kanunla kıdem tazminatını tanzim ettiği için, buna rızası olduğu anlaşılır. Hakiki şahıs da olmadığı için, dinen caiz olmayan muamelelerin, devlet ile yapılması; mesela devletten alacaklara faiz tahsil etmek, nemâ almak vs caizdir.
28 Aralık 2014 Pazar
Sual: İmamlara vazifesi mukabilinde maaş verilmektedir. Bunun yanında yaz Kur’an kursu için ek ücret ödeniyor. Kur’an öğretme işinin imamet vazifesine dâhil olduğunu düşünürsek ilave verilen bu ücretin hükmü nedir?
Cevab: Böyle düşünmek doğru değildir. İmamet ücreti, beş vakitte ve Cuma ve bayram namazlarında namaz vaktinde o câmide hazır bulunup, cemaatle namaz kıldırmanın karşılığıdır. Bunun dışında verilen ücretlerin mahzuru yoktur.
1 Eylül 2015 Salı
Sual: Ev temizliği için çağırılan temizlikçi, camları silerken kollarını açsa, ev sahibi günah işlemesine sebep olmuş sayılır mı?
Cevab: Hayır. Herkes kendisinden mesuldür. İşçi kadınların çalışırken kollarını açmasına cevaz vardır.
6 Eylül 2015 Pazar
Sual: İşyerinde beraber çalıştığım kişi işi aksatıyorsa, üst mercilere şikâyet etmek caiz olur mu?
Cevab: Bu kişiyi kontrol edip, üstüne rapor vermek vazifesi ise caiz olur. Değilse, vaziyete bakılır.
28 Eylül 2015 Pazartesi
Sual: Fakülte yemekhanesinde, yemek kalmadığı için yemek alamayan talebe, yemek fişini iade edemiyor. Nasıl hareket edilmeli?
Cevab: Saatinde geldiği halde, yemek kalmamışsa, yemekhanenin, fişin parasının iade etmesi gerekir.
28 Eylül 2015 Pazartesi
Sual: Şer’î hukukta yıpranma parası diye bir şey var mıdır?
Cevab: Hayır. Ancak iş yapılırken, işveren gereken tedbiri almamış da, işçi zarara uğramışsa, işveren mesuldür.
22 Aralık 2015 Salı
Sual: Binamızda asansör yenileme yapılacağı için dairelerden para toplanacaktır. Biz, giriş katta oturduğumuz için bize daha az ödeme çıkartmışlar. Bu parayı ödemeye dinen mecbur muyuz?
Cevab: Binanın müşterek masrafları, oturanların iştirakiyle yapılır. Asansör, giriş katta olanlar için hiç kullanılmayan bir alet olsa da, binanın kıymetinde tesiri vardır. Şu halde az da olsa giriş katta oturanlar buna iştirak eder. Kanunda varsa, dinen de ödemek mecburiyetindesiniz.
21 Ocak 2016 Perşembe
Sual: Patron, işçinin kanuni hakkı olan asgari geçim indirimini vermese, sonra bu işçiye yanlışlıkla fazla maaş ödese, işçi bu fazlalığı, hakkı kabul edip alabilir mi?
Cevab: İşçi, işverenden anlaştığı ücretten fazlasını alamaz. İşveren haksız yere ücretten kesmişse, işçi bunu işverenin fazla verdiği paraya mahsup edebilir.
20 Şubat 2016 Cumartesi
Sual: Hususi bir firmada çalışan işçi 3 günlük doğum izninin 1 gününü kullanıp, diğerini yıllık izne mahsup edebilir mi?
Cevab: Doğum izni fevrîdir, yani o zaman kullanılır. Zira şarta bağlıdır. Şu kadar ki, bir haktan para karşılığı vazgeçmek caiz olduğu gibi, işverenin rızası ile başka zaman da kullanabilir.
29 Haziran 2016 Çarşamba
Sual: Hususi bir firmada çalışan işçi 10 gün hastalık raporu alsa, son 2 gün iyileşip işe gelse, bu 2 gün yıllık iznine mahsup edilebilir mi?
Cevab: İyileşince, iş yapabilecek hale gelince rapor bâtıl olur; işe başlaması gerekir. Bunu yıllık iznine ancak işverenin rızası ile mahsup edebilir. Ama umumiyetle sağlık raporları tedavi+nekahat devresini ihtiva ettiği için, hastanın iyileştiği birkaç gün de istirahata tahsis edilir ve bu sebeple çalışmaması caiz olur.
29 Haziran 2016 Çarşamba
Sual: Bankacıların kazancı helal midir?
Cevab: Bankaların dinen caiz olan ve olmayan çeşitli işleri ve kazançları vardır. Helal ve haram para karıştığından dolayı bankada çalışmak caizdir; aldıkları para helaldir.
28 Aralık 2016 Çarşamba
Sual: Biri bana 10 lira verse, dedem için Kur’an-ı Kerim okumamı istese, bu para caiz olur mu?
Cevab: Şart edilmediği için, hediyedir. Caizdir. Sonra vermek daha iyidir.
6 Mayıs 2017 Cumartesi
Sual: Bir işe müracaat edip sözleşme imzalayan hanım, sonradan pantolon giymek mecburiyeti olduğunu öğrense, akdi feshedebilir mi?
Cevab: Pantolon giymeyeceğini söyler. Kabul etmezlerse, bu, akdi fesih (bozma) sebebi sayılır. Zira dine aykırı bir şart koşulamaz.
23 Mayıs 2017 Salı
Sual: Hastaya okuyan birinin para istemesi veya alması caiz midir?
Cevab: Bu ikiye şart koşmadan hediye vermek caizdir. Baştan şart koşmak veya sonra okuduğu kişiden para veya hediye istemek caiz olmaz.
21 Haziran 2017 Çarşamba
Sual: Almanya’da polis gibi amme hizmetlerine ve memuriyetlere girmek caiz midir?
Cevab: Caiz, hatta iyi olur. İnsanların işlerini halletmek, onları zulüm ve haksızlıktan korumak çok kıymetli bir ameldir.
2 Eylül 2017 Cumartesi
Sual: Anime çizgi film işinde çalışan bir kişi, müzik de konulduğu için vebale girer mi?
Cevab: Müzik burada eğlence için değil; işin icabı konulmaktadır. Çalışana zararı yoktur.
2 Eylül 2017 Cumartesi
Sual: Ehl-i sünnete aykırı bazı kitaplar da satan, hatta basan bir yayınevinde çalışmak mahzurlu mudur?
Cevab: Aynı şartlarda başka bir iş bulmanız kolaysa oraya geçersiniz. Değilse devam edersiniz. Kalben razı olmadıktan sonra size günah yazılmaz.
23 Kasım 2017 Perşembe
Sual: Çalışan hanım nelere dikkat etmelidir?
Cevab: Nafakası babası veya kocası tarafından karşılanıyorsa ya da serveti varsa, çalışmaması esastır. Zaruret varsa, erkeklerle karışık olmayarak ve tesettürlü çalışabilir.
23 Kasım 2017 Perşembe
Sual: Kadınların marketing firmaları için satış yapıp para kazanması caiz midir?
Cevab: Caiz ise de, bunu yaparken günaha düşmemek bu zamanda imkânsız gibidir.
23 Kasım 2017 Perşembe
Sual: Hacamatçının kazancı habis midir?
Cevab: Hacamat ile alakalı bütün rivayetlere nazar edince hacamat yaptırmanın mübah olduğu, hacamat yapan kişinin ücret almasının caiz olduğu anlaşılıyor. Hacamatçının aldığı ücretin habis olduğunu beyan buyuran hadis-i şerif hakkında çok çeşitli ihtilaflar olmuştur. Kimisi bunun önce haram olduğunu, sonradan izin verildiğini, yani nesh olduğunu söylemiştir. Kimisine göre helaldir, ama tavsiyeye şayan bir iş değildir, tayyip bir kazanç sayılmaz. Kimisine göre haram olan kan satışıdır, hacamat ücreti değildir.
24 Temmuz 2022 Pazar